11 Eylül 2009 Cuma

bir şey var bende...kesik kesik hayat,tutunamıyorum zamana, kopuyorum koptuğumda beynim yazıyor, almış eline kalemi susmuyor...ama elim beynimin yazdıklarını düşman, korkuyor belki, korkuyor hırçınlığından...iyi ki İstanbul var... o da olmasa her şey yarım ben de..ne dedim ben? daha şimdi iyi ki İstanbul mu var????ben mi yazmışım bunu...ben kimdi onu da unuttum şimdi. ve İstanbul bugün ne çok hatırlattı bana beni, İstanbul... yürürken vapur iskelesine Eminönü'nde birden karşımda bir manzara. haberim yok o an neredeyim? ne yapıyorum?...Sarayburnu burdan hep böyle mi görünürdü...çamların arasında Topkapı'nın tevazusu, kendine güveni, mağrur heybeti...sen misin bu İstanbul? bu kadar büyüleyici, of be yanımda tam şurada sağ tarafımda yığınla bina sanki hepsi üstüme yıkılacak. denize kaçsam denizi doldurmuş bencil gemiler...hangisi İstanbul hangisi ben, off İstanbul gene böldün beni orta yerimden...İstanbul lavanta kokarmış... yalana bak be! hangi İstanbulmuş bu? neredeymiş Allah aşkına? aşiyan da mı kavakta mı? İstanbul sigara kokar, ter kokar, çöp kokar, leş gibi yağ kokar, balık kokar, et kokar....en çok da öfke kokar offf of

Hiç yorum yok: