Bir gün bir bakmışım... Bugüne kadar kendimle ilgili
eleştirdiğim, değiştirmeye çalışıp didindiğim bir halim, ne büyük nimetmiş... Plansızlığım...
Benim savrukluk sandığım tevekkülün kendisiymiş... İyi ki yarının her anını
düşünüp koymamışım kenara, iyi ki rabbim nasıl isterse öyle olsun, “hayırlısı”
olsun demişim bu güne değin, öyle olmasaymış göremezmişim büyük resmi, öyle
olmasaymış dinleyemezmişim içimdeki sesi... Planlar tıkarmış kulaklarımı,
duyamazmışım gerçeği...
Ne cesaretle plan yapıyoruz ki biz? Hayatta en çok
istediğimizin belki de nasibimizde olmadığını nasıl hesap edemeyebiliyoruz? Nasıl
unutuyoruz her şeyin "o"nun elinde olduğunu? ne cesaretle
belirliyoruz, hangi gün nerede olacağımızı, 5 yıl sonra ne yapmak istediğimizi,
ne vakit evlenip, ne zaman-kaç çocuğumuz olacağını planlama cesaretini, bütün
bunları aklımızdan geçirme cüretini nereden bulabiliyoruz?... Düşünüyoruz, kafa
yoruyoruz, planlıyoruz, sonrasına bir küçük "Allah nasip ederse"
iliştiriyoruz, ama aslında tam da istediğimiz gibi olacak her şey böyle
biliyoruz...
Yok, yok ben yalnızca rabbimin nasip ettiklerini istiyorum, planlamıyorum...
Dua ediyorum, "o" nasıl isterse öyle olsun, bilmiyorum
"yarın" var mı? Nereden bileyim?
Tek duam, isteğim eğer olacaksam
"biri", bir planın parçası, belirlenmiş hedeflerin
aracı değil, duaların kendisi olayım, dualarla istenen, tevekkülle beklenen...
2 yorum:
Bazen insan bir duvara toslayıp,bazen pamuklara sarmalanıp bir şeyleri farkeder.Sonunda pişmanlık olmasın kâfi! :)
Tevekkül ki; kulun şu dünyada ruhen yükünü hafifleten muhteşem bir dayanaktır.Sizin ulaşmış olduğunuz nokta burasıysa madem, bunu anlamanıza yardımcı olan her neyse bunun yaşanmışlığına şükredin! sizi bir nokta daha Rabb'inize yakınlaştırdığı için.
Son olarak; yazınızın son kısmında yer alan duanıza izninizle bir amin de ben eklemek isterim:)Vesselam
- elf-
siz diliniz kalbime bir ok saplamış olsa da dostum, iyi ki kalbimin bu kadar içindesiniz, iyi ki benim plansızlığımı anlayan dostlarım var hatta :)as. hüm
Yorum Gönder